Dünyada artan iklim krizine ve kent içi gürültü kirliliğine karşı önemli bir adım atılıyor: Arabasız Günler. Avrupa’da başlayan bu hareket, artık Türkiye’nin de gündeminde.
İstanbul ve Ankara gibi mega kentlerde hâlâ deneme aşamasında olsa da, İzmir Büyükşehir Belediyesi haftalık olarak bazı sokaklarda pilot uygulamaları başlattı. Eskişehir ve Konya gibi şehirlerde ise belediyeler, özellikle pazar günleri belli saatler arasında bazı merkezleri araç trafiğine kapatıyor.
Peki amaç ne?
Belediyelere göre bu uygulamayla:
Gürültü ve hava kirliliği azaltılıyor
İnsanların yaya ve bisikletle kent merkezini deneyimlemesi teşvik ediliyor
Toplu taşıma ve yeşil ulaşım kültürü yaygınlaştırılıyor
Uzman Görüşü:
Şehir plancısı Dr. Elvan Kara, “Bu uygulamalar sadece çevreyle ilgili değil, toplumsal yaşamı da dönüştürüyor. İnsanlar sokakta vakit geçirdikçe o alanlara sahip çıkıyor. Arabasız alanlar sosyalleşmeyi artırıyor,” diyor.
Vatandaşlar arasında ise görüşler karışık:
Kimileri bu uygulamayı “şehri yaşanabilir kılma hamlesi” olarak görürken
Kimileri “ulaşımı zorlaştıran gösteriş” olarak eleştiriyor
Ancak kesin olan şu:
Arabasız kent bölgeleri artık lüks değil, bir zorunluluk olarak masada.
Dünya şehirleri artık trafiğe değil, insana öncelik veren bir gelecek için yarışıyor.