Mardin Artuklu Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Tekin, futbol takımı tutma alışkanlığını hem bireysel hem toplumsal etkileri açısından değerlendirdi. Tekin’in sözleri özellikle futbol fanatikleri arasında tartışma yaratabilecek nitelikte.

“Bir takım tutmak bize gerçekten ne kazandırıyor?” sorusunu yönelten Tekin, bu alışkanlığın maddi-manevi bir karşılığının olmadığını belirterek, harcanan zaman, para ve duygusal enerjinin çoğu zaman karşılıksız kaldığını ifade etti. Ayrıca, bu tutkular uğruna ibadetlerin aksatıldığını, kalp kırıldığını ve toplumsal kutuplaşmaların yaşandığını vurguladı.

Prof. Dr. Ahmet Tekin, futbol tutkusunun zamanla fanatizme dönüştüğünü, bunun da insanların ahlak sınırlarını aşmasına neden olabildiğini dile getirdi. “Hiçbir sevgi, insanın ahlakını yıkacak kadar kutsal olamaz,” diyen Tekin, maç izlerken hakaret ve düşmanlık dilinin yaygınlaşmasına da dikkat çekti.

Toplumsal bağlamda da futbolun, insanları gerçek meselelerden uzaklaştıran bir oyalama aracı hâline geldiğini savunan Tekin, “Bir futbolcunun bir âlimin ya da bir erdem sahibinin önüne geçmesi ciddi bir sapmadır. Bir işin meşru olması onu faydalı kılmaz,” diyerek bilinçli bir hayat çağrısı yaptı.

Tekin, futbol ve benzeri alışkanlıkların bir anlam arayışıyla yer değiştirmesi gerektiğini belirterek, şu ifadelerle çağrısını noktaladı:

“Hayat kısa, sorumluluk büyük, zaman kıymetli. Her işimizi yeniden gözden geçirmeliyiz. Belki de bir futbol takımını değil, bir ilim yolunu, bir hayır davasını, bir güzel ahlakı ‘tutmak’ daha anlamlı olur. Çünkü biz sadece bu dünyaya ait değiliz. Biz iki dünyalı insanlarız.”

Prof. Dr. Tekin’in bu sözleri, futbol kültürü üzerine yeniden düşünmeyi ve kişisel değerlerle popüler kültür arasında sağlıklı bir denge kurulması gerektiğini gündeme taşıyor.