İzmir Büyükşehir Belediyesi, olası depremlere karşı kentin direncini artırmak amacıyla yürüttüğü mikrobölgeleme çalışmalarında önemli aşama kaydetti. Özellikle 2020 İzmir Depremi’nde en fazla etkilenen ilçelerden biri olan Bornova’da, zemin yapısını ortaya koyacak araştırmalarda sona yaklaşıldı.

7 bin 12 hektarlık alan, 1543 küçük kareye bölünerek detaylı şekilde incelendi. Toplamda 44 bin 250 metre sondaj yapıldı, 1290 sondaj kuyusu ve 58 araştırma çukuru açıldı. Elde edilen 30 bin numune, laboratuvarlarda zemin ve kaya mekaniği testlerine tabi tutuldu.

Afet İşleri Dairesi’nde görevli Jeoloji Mühendisi Pelin Çal, “Zeminlerin yaklaşık yüzde 98’ini taradık. Elde ettiğimiz verilerle zeminin sağlamlığı bilimsel olarak ortaya konuluyor. Bu çalışmalar, mekânsal planlamadan kentsel dönüşüme kadar İzmir’in geleceğini etkileyecek” dedi.

Bornova Havzası’nın tüm zemin özelliklerinin belirlenmesiyle birlikte, yerleşime uygun sağlam alanlar tespit edilecek. Zayıf bölgelerde yapılaşma öncesinde alınması gereken önlemler belirlenecek.

Öte yandan, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bornova ve Bayraklı’da 100 bin binanın yapı envanterini çıkararak her binaya özel bir “kimlik belgesi” oluşturdu. Bu belge, binaların deprem anındaki davranışlarının öngörülmesini sağlıyor.

Zemin analizlerinin yanı sıra İzmir İli Depremsellik Araştırması Projesi kapsamında deniz ve kara fayları da inceleniyor. 100 kilometrelik yarıçapta sürdürülen çalışmayla, depremlerin oluşturabileceği ivme büyüklükleri, yüzey kırıkları ve tsunami senaryoları üzerine modellemeler yapılmakta.

İzmir’in Karşıyaka, Konak, Bayraklı ve Narlıdere gibi ilçeleriyle devam edecek çalışmalar sonucunda, afetlere karşı daha güvenli bir kent yapısı hedefleniyor.