MOTORLU KURYE PATLAMASI: HER SOKAĞIN YENİ MESLEĞİ

Pandemiyle birlikte hız kazanan çevrimiçi alışveriş ve yemek siparişi alışkanlıkları, şehir sokaklarının yeni mesleğini belirledi: motorlu kurye. Artık neredeyse her mahallede birden fazla kurye motoru görmek mümkün. Sektör, gıda teslimatının ötesine geçerek eczane, market, belge taşımacılığı gibi alanlara da yayıldı.

TÜİK ve çeşitli sendika verilerine göre, 2024 yılı sonunda Türkiye genelinde kayıtlı motorlu kurye sayısı 350 bine yaklaştı. Bu sayı, bazı büyükşehirlerde küçük esnaf sayısını geçmeye başladı. Uygulama tabanlı şirketlerin sunduğu esnek çalışma saatleri ve günlük ödeme avantajı, özellikle genç işsizler ve üniversite öğrencileri için kuryeliği cazip hale getiriyor.

İzmir’de kurye olarak çalışan 24 yaşındaki Arda G., “Günde ortalama 18-20 teslimat yapıyorum. Hızlıyım ama dikkatliyim. Artık bu sadece iş değil, sokak kültürünün bir parçası oldu,” diyor.

Ancak işin riskleri de göz ardı edilemez. Düşük ücretli taşeron sistemleri, kaza riski, sigortasız çalışma gibi problemler hâlâ sektörün kanayan yarası. Türkiye Motosikletli Kuryeler Federasyonu, “Kurye patlaması yaşanıyor ancak haklar noktasında ciddi düzenleme ihtiyacı var,” diyerek uyarıyor.

Bu büyümenin kalıcı olup olmayacağı, mesleğin ne kadar kurumsallaşacağı ve çalışan haklarının nasıl korunacağı önümüzdeki yıllarda şekillenecek. Şimdilik motor sesi, sokağın yeni ritmi olmuş durumda.