Plastik atıkların çevre kirliliğine yol açtığı biliniyor. Ama asıl endişe verici gerçek, bu maddelerin gıda ve içeceklerle birlikte vücudumuza da sızıyor olması.
Yapılan çalışmalar, ortalama bir insanın haftada bir kredi kartı büyüklüğünde mikroplastik tükettiğini gösteriyor!

Plastik kaplarda uzun süre kalan su, sıcaklıkla birlikte Bisfenol-A (BPA) ve diğer toksinleri suya geçirebiliyor.

Peynir, et, kuruyemiş ve hatta organik ürünlerin plastik ambalajları ftalat gibi hormon bozucu maddeler içeriyor.

Isı ile temasta eriyebilen bu ürünler, sıcak yemekle birlikte kimyasal migrasyon yapabiliyor.

Sıcak içeceğin temas ettiği plastik yüzeyler, günlük toksin maruziyetini artırıyor.

“Mikrodalgada kullanılabilir” ibaresine rağmen, çoğu plastik ısındığında kimyasal salınım yapabiliyor.

Araştırmacılara göre, plastik toksinler:

Bağışıklık sistemini baskılayabilir

Hormon dengesini bozabilir

Karaciğer ve böbrek sağlığını olumsuz etkileyebilir

Mikroplastikler ayrıca bağırsak florasını zayıflatarak uzun vadede sindirim sorunlarına neden olabilir.

Cam şişe ve kavanoz tercih edin

Tek kullanımlık ürünlerden uzak durun

Yemeği plastikle temas ettirmeyin

Ambalajlı gıdaları mümkünse çıkarıp saklayın

Market alışverişinde bez torba ve cam ambalajı önceliklendirin

Günün Uyarısı:
“Plastik kullan-at kültürü, bedenini içeriden sessizce tüketir.”