“Glüten, bazı bireylerde otoimmün tepkiyi tetikleyerek ince bağırsaklardaki villus yapısını tahrip eder. Bu da vitamin ve mineral emilimini engeller, hastalığın ilerlemesiyle bağırsak kanseri riskini dahi artırabilir,” diyen Eren, glütensiz beslenmenin ömür boyu uygulanması gereken tek tedavi yöntemi olduğunu belirtti.

Çölyak hastalığının sık görülen belirtileri arasında:

Karın ağrısı

Şişkinlik

İshal veya kabızlık

Kilo kaybı

Büyüme geriliği

Anemi

Halsizlik

Cilt döküntüleri

Depresyon ve adet düzensizlikleri yer alıyor.

Bazı vakalar belirti göstermeden ilerleyebildiği için, açıklanamayan sağlık sorunları yaşayan bireylerin çölyak açısından değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı.

Bebeklik döneminde glütene erken maruziyetin çölyak riskini artırabileceğini belirten Eren, “Ek gıdaya geçiş döneminde anne sütü mutlaka devam etmeli” diyerek ailelere önemli bir hatırlatma yaptı.

Glütensiz gıdaların glüten içeren gıdalarla temas etmesi bile çölyak hastaları için risklidir. Ortak kullanılan mutfak aletleri, yağlar ve kesme tahtaları temiz tutulmalı, gıdalar ayrı hazırlanmalı.

Glütensiz yaşamda doğru bilgilendirme, etiket okuma alışkanlığı ve diyet uzmanı rehberliği oldukça önemlidir. Hazır gıdalar, katkı maddeleri ve fast food tüketimi çölyak gelişiminde önemli bir risk faktörü olarak öne çıkmaktadır.