Acıbadem Maslak Hastanesi’nden Uzman Psikolog Oğuzhan Gürdoğan, LGS sürecinde öğrencilerin yalnızca akademik değil, psikolojik açıdan da büyük bir sınav verdiğini belirterek aileleri uyardı.
Sınav kaygısının arkasında çoğu zaman şu düşünceler yatar:

“Başaramazsam değerim kalmaz”

“Bu sınav hayatımın dönüm noktası”

“Bir soruyu yapamazsam hepsini kaybederim”

Ailelerin kendi kaygılarını kontrol edememesi, çocukta panik yaratır.

“Kendi duygularınızı regüle etmeden çocuğunuzu rahatlatamazsınız.”

Çocuğun, ailesinin yanında olduğunu bilmesi sınav stresini azaltır.
Empatik dinleyin, yargılamadan konuşmasına alan açın.

“Gerçekten her şey bu sınava mı bağlı?”, “Alternatif bakış açıları ne olabilir?”
Bu tür sorularla çocuğun düşünce çerçevesini genişletin.

Sadece ders değil, beraber kahkaha atacağınız anlar da planlayın.
Yürüyüş, nefes egzersizi, sanatsal etkinlikler stres seviyesini düşürür.

Başarı yalnızca sonuçla değil, gösterilen gayret ve istikrarla ölçülür.

“Sınav geçer, ama çocuğun kendilik değeri kalıcıdır.”

“Sınavlar gelip geçici ama bu dönemde ailelerin çocuğa verdiği mesajlar kalıcı olur. Ona olan inancınız, sınav performansından daha kıymetlidir.”