KÜTÜPHANELER MÜZE Mİ OLDU?

Bir zamanlar bilgi arayanlarla dolup taşan kütüphaneler, artık sadece fotoğraf çekmek isteyenlerin durağı mı oldu? Gençler okuyor mu, yoksa sadece “story” mi atıyor?

“Kitaplarla Değil, Arka Planla İlgileniyorlar” Artık birçok kütüphanede kitap okuyanın değil, telefon kamerasını açanın sayısı daha fazla. Rafların önünde poz veren gençler, kitaplarla etkileşim kurmaktan çok, içerik üretmenin peşinde. Gösteriş için yapılan bu ziyaretler, kütüphaneleri adeta “sessiz müzelere” dönüştürdü. Sosyal Medya Kütüphaneyi de Dönüştürdü TikTok’ta, Instagram’da ya da Pinterest’te “#libraryaesthetic” etiketiyle yüz binlerce gönderi var. Kahve bardağıyla poz Açık kitap ve çiçekli defter Işıklı masa lambasıyla nostaljik kareler Hepsi bilgiye değil, imaja hizmet ediyor. Uzmanlar Ne Diyor? Eğitimci Dr. Sibel K.: “Okumak artık derinleşmek için değil, paylaşmak için yapılıyor. Bu da bilgiye değil, görünürlüğe değer verildiğini gösteriyor.” Gerçek Okur Nerede? Kütüphane memurlarına göre: Giriş yapan çok, okuyan az Oturup poz verip çıkanlar çoğunlukta Bazı bölümler “sessizlik” nedeniyle değil, boşluk nedeniyle sessiz Kitaplar Raflarda Bekliyor Kitap ödünç alma oranlarında ciddi düşüş var. Üniversite kütüphanelerinde bile fiziksel kitap yerine PDF isteniyor.  “Bilgiye Değil, Estetiğe Açız” Tasarım defterler, eski haritalar, renkli kalemler, süslü ajandalar... Bunların hepsi birer görsel imaj unsuru, ama içerik üretimi neredeyse yok.