Her geçen gün biraz daha uzaklaşıyoruz toprağın dilinden. Traktör sesinin yerini trafik kornası, kuş cıvıltısının yerini bildirim sesleri alıyor. Oysa ki, bir ülkenin gerçek bağımsızlığı önce toprağına sahip çıkmasıyla başlar.
Tarım artık sadece köylünün derdi değil; gıda kriziyle yüzleşen dünyanın ortak meselesi.
Buğdayın, zeytinin, domatesin nerede ve nasıl yetiştiğini bilmeyen nesiller; sofradaki ekmeğin kıymetini de kolayca unutuyor.
Peki çözüm nerede?
Gençleri yeniden üretime teşvik etmekte
Şehir-tarım işbirliğini kurmakta
Küçük üreticiyi koruyan adaletli politikalarda
Çiftçi kalmazsa, gıda da kalmaz.
Toprağın sesine kulak verelim ki; şehirlerimiz aç kalmasın.