HİNDİSTAN-PAKİSTAN HATTINDA NÜKLEER GERİLİM: ASKERİ SALDIRILARIN ARDINDAN KRİZ DERİNLEŞİYOR

DÜNYADAN (iLKHA) - ilkha | 07.05.2025 - 19:45, Güncelleme: 07.05.2025 - 20:42 402 kez okundu.
 

HİNDİSTAN-PAKİSTAN HATTINDA NÜKLEER GERİLİM: ASKERİ SALDIRILARIN ARDINDAN KRİZ DERİNLEŞİYOR

Pakistan ve Hindistan arasında Keşmir gerilimi nükleer savaş tehdidine dönüştü. Savunma Bakanı Asıf'tan çok sert açıklamalar geldi.Hindistan ile Pakistan arasında yıllardır süregelen Keşmir gerilimi, 6 Mayıs'ta düzenlenen füze saldırılarının ardından yeniden kritik bir eşiğe geldi. Pakistan Savunma Bakanı Khavaja Muhammed Asıf, iki ülke arasındaki tansiyonun "nükleer savaş" tehlikesi barındırdığı uyarısında bulundu.
Pakistan Savunma Bakanı Asıf: “Hindistan’ın dayatmasıyla nükleer savaş çıkabilir!” 22 Nisan’da Hindistan’ın Pahalgam bölgesinde yaşanan ve 26 kişinin ölümüne neden olan saldırı, bölgede uzun süredir devam eden düşmanlığı yeniden alevlendirdi. Hint hükümeti, bu saldırıya karşılık olarak 6 Mayıs’ta Pakistan topraklarını ve Azad Keşmir’i hedef aldı. Pakistan’a göre, saldırılarda sivillere ait 6 farklı nokta vuruldu ve 26 kişi hayatını kaybetti. Pakistan ordusu ayrıca, Hindistan’a ait 5 savaş uçağının düşürüldüğünü açıkladı. Hint ordusu ise hedeflerinin "askeri öncelikli bölgeler" olduğunu iddia etti.  BİR NÜKLEER FELAKET MÜMKÜN MÜ? Uzmanlara göre, Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilimlerin özellikle Keşmir üzerinde yoğunlaşması şaşırtıcı değil. Ancak son dönemde doğrudan askeri saldırılar ve sivillerin hayatını kaybetmesi, iki nükleer gücün savaşa sürüklenme riskini ciddi oranda artırıyor. Pakistan Savunma Bakanı Asıf’ın yaptığı “nükleer savaş ihtimali kesinlikle var” açıklaması, gerilimin sadece siyasi değil aynı zamanda varoluşsal bir tehdit haline geldiğini ortaya koyuyor. Bu tür söylemlerin uluslararası toplumda da yankı bulması ve tarafları diplomatik çözüm arayışına yönlendirmesi bekleniyor. BÖLGESEL DENGE TEHDİT ALTINDA Güney Asya'da yaşanacak bir nükleer çatışma, yalnızca iki ülkeyi değil, tüm bölgeyi ve hatta küresel dengeleri sarsabilir. Hindistan-Pakistan hattında geçmişte yaşanan Kargil Savaşı gibi örnekler, bu tür çatışmaların ne kadar hızla büyüyebileceğini gösteriyor. Her iki ülkenin de sahip olduğu nükleer silahlar, askeri bir gerilimi kısa sürede büyük bir insani felakete dönüştürebilir. Bu gelişmeler, diplomasi ve uzlaşı mekanizmalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bölge barışının korunması için uluslararası aktörlerin devreye girmesi ve BM nezdinde acil bir arabuluculuk süreci başlatılması çağrıları güç kazanıyor. Aksi halde yalnızca Keşmir değil, tüm dünya yeni bir krizle karşı karşıya kalabilir.  
Pakistan ve Hindistan arasında Keşmir gerilimi nükleer savaş tehdidine dönüştü. Savunma Bakanı Asıf'tan çok sert açıklamalar geldi.Hindistan ile Pakistan arasında yıllardır süregelen Keşmir gerilimi, 6 Mayıs'ta düzenlenen füze saldırılarının ardından yeniden kritik bir eşiğe geldi. Pakistan Savunma Bakanı Khavaja Muhammed Asıf, iki ülke arasındaki tansiyonun "nükleer savaş" tehlikesi barındırdığı uyarısında bulundu.

Pakistan Savunma Bakanı Asıf: “Hindistan’ın dayatmasıyla nükleer savaş çıkabilir!”

22 Nisan’da Hindistan’ın Pahalgam bölgesinde yaşanan ve 26 kişinin ölümüne neden olan saldırı, bölgede uzun süredir devam eden düşmanlığı yeniden alevlendirdi. Hint hükümeti, bu saldırıya karşılık olarak 6 Mayıs’ta Pakistan topraklarını ve Azad Keşmir’i hedef aldı. Pakistan’a göre, saldırılarda sivillere ait 6 farklı nokta vuruldu ve 26 kişi hayatını kaybetti.

Pakistan ordusu ayrıca, Hindistan’a ait 5 savaş uçağının düşürüldüğünü açıkladı. Hint ordusu ise hedeflerinin "askeri öncelikli bölgeler" olduğunu iddia etti.

 BİR NÜKLEER FELAKET MÜMKÜN MÜ?

Uzmanlara göre, Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilimlerin özellikle Keşmir üzerinde yoğunlaşması şaşırtıcı değil. Ancak son dönemde doğrudan askeri saldırılar ve sivillerin hayatını kaybetmesi, iki nükleer gücün savaşa sürüklenme riskini ciddi oranda artırıyor.

Pakistan Savunma Bakanı Asıf’ın yaptığı “nükleer savaş ihtimali kesinlikle var” açıklaması, gerilimin sadece siyasi değil aynı zamanda varoluşsal bir tehdit haline geldiğini ortaya koyuyor. Bu tür söylemlerin uluslararası toplumda da yankı bulması ve tarafları diplomatik çözüm arayışına yönlendirmesi bekleniyor.

BÖLGESEL DENGE TEHDİT ALTINDA
Güney Asya'da yaşanacak bir nükleer çatışma, yalnızca iki ülkeyi değil, tüm bölgeyi ve hatta küresel dengeleri sarsabilir. Hindistan-Pakistan hattında geçmişte yaşanan Kargil Savaşı gibi örnekler, bu tür çatışmaların ne kadar hızla büyüyebileceğini gösteriyor. Her iki ülkenin de sahip olduğu nükleer silahlar, askeri bir gerilimi kısa sürede büyük bir insani felakete dönüştürebilir.

Bu gelişmeler, diplomasi ve uzlaşı mekanizmalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bölge barışının korunması için uluslararası aktörlerin devreye girmesi ve BM nezdinde acil bir arabuluculuk süreci başlatılması çağrıları güç kazanıyor. Aksi halde yalnızca Keşmir değil, tüm dünya yeni bir krizle karşı karşıya kalabilir.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habergercek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.