Ruh ve Beden Sağlığı İçin 3 Temel Taş: Beslenme, Spor ve Güvenli Bağlar
Ruh ve Beden Sağlığı İçin 3 Temel Taş: Beslenme, Spor ve Güvenli Bağlar
Beslenme alışkanlıkların, fiziksel aktivitelerin ve sosyal ilişkilerin, ruhsal sağlığımız üzerinde derin etki bıraktığını belirten Psikolog Nursena As, beden ve zihin dengesi için bütüncül bir yaklaşımın şart olduğunu dile getirdi.
Psikolog Nursena As, ruh ve beden sağlığının temel taşlarının beslenme, fiziksel aktivite ve güvenli bağlar kurmak olduğunu vurguladı. İnsan psikolojisinin yeme alışkanlıkları ve fiziksel hareketlerle doğrudan bağlantılı olduğunu belirten As, sağlıklı bir zihin ve beden için doğru beslenmenin, hareket etmenin ve güvenli bağlar kurmanın hayati önem taşıdığını söyledi.
"İnsanları Bütüncül Olarak Ele Almalıyız"
Fiziğin ve ruhun bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren As, "Biz insanları bütüncül olarak ele almalıyız. Yani hem zihnimizi hem fiziğimizi hem de ruhumuzu bir bütün halinde değerlendirmeliyiz ki o zaman iyileşmeyi tam anlamıyla yakalayabilelim. Sadece ruhsal olarak ele almamız bir yerde yetersiz olacak veya sadece fiziksel ya da zihinsel olarak ele almamız yine bir noktaya kadar bizi getirecek. Fakat bütünüyle baktığımızda, kişi için daha faydalı olacaktır." dedi.
Güvenli Bağların Önemi
Yeme alışkanlıklarının güvenli bağ kurma ihtiyacıyla ilişkili olabileceğini belirten As, "Bir insan güvenli bağ kuramadığında veya doyurucu ilişkiler yaşamadığında, yeme davranışına yönelebilir. Anne karnındayken sıcak bir yerdeyiz ve bütün ihtiyaçlarımız karşılanıyor. Fakat doğduğumuz zaman bir kopukluk yaşanıyor ve güvenli bir bağ arayışına giriyoruz. Psikolojiye göre de biz bunu oral yemelerle karşılaştırabiliriz. Mesela madde kullanımı, sigara kullanımı, tırnak yeme, parmak emme gibi davranışlar, yine bize yeme yoluyla rahatlamayı ve bağ kurabilmeyi hatırlatıyor. Yani bizim güvenli bağlar kurmaya ihtiyacımız var." ifadelerini kullandı.
Beslenme ve Ruh Sağlığı İlişkisi
Depresyonda olan kişilerin beyninin hep olumsuz yanlarını gördüğünü belirten As, serotonin ve D vitamini eksikliğinin ruh sağlığını olumsuz etkileyebileceğini söyledi. "Aslında serotoninin yüzde 95'i bağırsakta salgılanıyor ve serotonin eksikliği de anksiyete, depresyon ve uyku bozukluğu yapabiliyor. Yine yapılan araştırmalara göre, D vitamini eksikliği serotonin ve dopamin seviyelerinde düşüşe sebebiyet verebiliyor. Baktığımızda, insanın bağ kurduğunda iyileşebildiği gösteriliyor. Aslında biz kendimizle bağ kurduğumuzda, başkalarıyla güvenli bağlar kurduğumuzda, bağırsaklarımızla da bağ kurmaya başlıyoruz ve böylece iyileşmeler gerçekleşiyor." dedi.
Magnezyum ve Kromun Faydaları
Magnezyum ve kromun tatlı ihtiyacını azalttığını ve öfke kontrolüne yardımcı olduğunu belirten As, "Magnezyum bizim için önemli; bunu yiyeceklerden veya vitaminlerden almamız gerekiyor. Çünkü magnezyum, bir insan için huzur demektir, anda kalması demektir. Bu yüzden magnezyumu tamamlamamız lazım. Aynı zamanda, magnezyum eksikliği kişide kaygılanmaya sebebiyet verebiliyor. Eğer ki siz magnezyum ve krom tüketirseniz, tatlı ihtiyacınız da azalıyor. Bir de yapılan araştırmalar bize şunu gösteriyor. Un ve şekeri sürekli tüketen insanlar, öfkelerini kontrol etmekte zorlanabiliyor." diye konuştu.
Oksitosin ve Bağ Kurmanın Önemi
Güvenli bağ kurulan insanlarla iletişime geçildiğinde vücudun sakinleştiğine dikkat çeken As, oksitosin hormonunun önemini vurguladı. "Oksitosin, bağ kurmamıza yardımcı olan hormondur. Yapılan araştırmalar, 5 ila 10 saniye arasında kurulan göz temasının oksitosin üretimine yardımcı olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda, 20 saniye ve üzeri süren sarılmalar oksitosin üretimini artırıyor. Aslında şifayı yine kendi içimizde bulabiliyoruz. Ne demek bu? Güvenli bağ kurduğumuz insanlarla iletişime geçtiğimizde, bağ kurduğumuzda, vücudumuz sakinleşiyor ve böylelikle bağışıklık sistemimiz güçleniyor." dedi.
Kahve Tüketimi ve Kortizol
Uyandıktan sonra içilen kahvenin kortizol seviyesini düşürdüğünü belirten As, kahve tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. "Sabahları kortizol hormonunun salgılanması. Kortizol, güne daha enerjik başlamamızı sağlıyor. Eğer uyandıktan hemen sonra kahve içersek, kortizol seviyemiz düşüyor ve gün içinde çabuk yorulabiliyoruz. Aynı şekilde, öğleden sonra 14.00'ten sonra kahve içilmemesi öneriliyor." şeklinde konuştu.
Fiziksel Aktivitenin Önemi
Sporun ruhsal sağlığa etkisine değinen As, ormanda yürüyüşün, günlük 30 dakika yürüyüşün ve raket sporlarının faydalarını anlattı. "Ormanda 2 saat yürümek bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Çünkü ağaçlar kendilerini korumak için 'fitonsit' adı verilen bir madde salgılıyor. Bu madde, insanlar için de bağışıklık güçlendirici etkiye sahip. Ormanda yürüyüş, stres hormonu olan kortizolü düşürüyor ve kan basıncını dengeliyor." dedi.
Sağlıklı bir yaşam için beslenme, fiziksel aktivite ve güvenli bağlar kurmak bir bütündür. Kaliteli insanlar ile vakit geçirmek, doğru besinleri tüketmek ve düzenli hareket etmek, ruhsal ve fiziksel sağlığımızı güçlendirecektir. (İLKHA)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.