Yapay zekâ, insan gibi düşünebilir mi? Bilinç nedir, algoritma ile vicdan arasında fark var mı? Teknoloji gelişiyor ama insanı tanımla Yapay zekâ, birçok alanda devrim yarattı: yazı yazıyor, resim çiziyor, ses taklit ediyor, verileri analiz ediyor. Peki, düşünmek bu kadar mı? Bir insan düşünürken sadece bilgiye mi dayanır? Yoksa anılar, korkular, umutlar da devreye girer mi? İşte tam burada “fikir” ile “hissetmek” arasındaki o ince çizgi beliriyor. Yapay zekâ, verilerle düşünebilir. Ancak sezgiyle, şefkatle, pişmanlıkla düşünemez. İnsan beyninin en karmaşık yönlerinden biri olan duygusal düşünce hâlâ çözülmüş değil. O nedenle bir algoritma “özür dilemek” ile “pişman olmak” arasındaki farkı ancak kelimelerle anlayabilir, yürekle değil. Teknoloji geliştikçe sorular da gelişiyor: Biz mi yapay zekâyı kullanıyoruz, yoksa onun filtrelediği dünyayı mı yaşıyoruz? Yapay zekâ yanılabilir mi, yoksa sadece veri mi üretir? Bir yazılım, bir şair gibi iç çeker mi? Bu sorular, aslında sadece teknolojiyi değil, insanı anlamak için de bir pencere açıyor. O pencereye bugün senin de bakmanı öneririm. “Düşünmek veriyle başlar, vicdanla derinleşir.” — E.Y.