Cumhurbaşkanı Erdoğan “enerji alanında yeni müjdelerimiz olacak” dedi. Ekranlar parladı, manşetler coştu, sosyal medya yine "müjde yağmuruna" tutuldu. Ama herkesin içinden geçen o cümle aslında aynıydı:
“Güzel de… fatura düşecek mi?”
Müjde kelimesi artık o kadar çok kullanıldı ki, milletin zihninde bir şey çağrıştırmaz oldu. Tıpkı indirim kelimesi gibi.
“Yeni doğalgaz bulundu” deniyor, ama sobanın karşısında hâlâ battaniyeyle oturuyoruz.
“Petrol çıkarıldı” deniyor, ama pompa başında hâlâ terliyoruz.
“Milli enerji devri” deniyor, ama prizdeki telefon bile şarj olmaktan korkuyor.
Halbuki mesele kaynağın bulunması değil. Mesele, o kaynağın vatandaşa ulaşma şekli.
Borular döşeniyor da... o borudan geçen zam mı, umut mu?
Yeni müjde mi geliyor?
Gelsin tabii. Ama bir de bu halkın cebine müjde gelsin.
Elektrik sayacının dönme hızı, umutlarımızdan hızlı olmasın.
Kısacası
Müjdelerin afişini yapmadan önce, halkın fişini inceleyin.