Günler geçiyor ama sen aynı kalıyorsun gibi mi geliyor?
Her sabah kalkmak zor, her akşam uyumak daha da zor…
Yorgunluk var ama bedende değil.
Dinleniyorsun ama dinlenemiyorsun.
İşte bu nokta önemli bir sinyaldir:
Ruhun yorulmuştur.
Modern yaşamda fark etmeden duygusal yük taşıyoruz:
Bastırılmış öfke, ertelenmiş hayaller, kurutulmuş sevinçler...
Ve bütün bunlar, bedenin üzerine çöken görünmez bir ağırlığa dönüşür.
Çözüm ilk adımda saklı:
Kendini duymayı öğren.
İçindeki karmaşayı bastırmak yerine anlamaya çalış.
Gün içinde bir anlığına bile olsa kendine “Gerçekten nasılım?” diye sor.
Unutma, yorgunluk geçer, ama duygusal ihmalin izi uzun kalır.
"Ruhun sustuğu yerde, beden çığlık atmaya başlar."
– E.Y.