Herkes bir şeyin peşinde...
Kimisi para diyor, kimisi huzur.
Kimi başarıya koşuyor, kimi aşkın izini sürüyor.
Ama durup bir düşünelim: Esas mesele ne?
Zengin olmak mı?
Hayır.
Zira kalbi fakir olanın cüzdanı dolsa ne yazar?
Meşhur olmak mı?
Değil.
Tanınmakla sevilmek aynı şey değil ki.
Sevilmek mi?
O bile yetmez, çünkü insan önce kendini affetmeden,
kimseyi tam sevemez.
Bizi yoran koşmak değil, yönsüzlük.
Tükenmemiz çalışmaktan değil, anlam aramamaktan.
Esas mesele: İçimizde kaybettiğimiz şeyi dışarıda arıyor oluşumuz.
Ve ne zaman durup “ben kimim, neden buradayım?” desek...
İşte o zaman başlar hakiki yolculuk.