Bir sabah uyanırsın. Aynı yatak, aynı tavan, aynı şehir. Ama içinden bir ses sorar:
“Ben neyin peşindeyim?”
Daha çok para mı, daha fazla beğeni mi, başkalarının takdiri mi?
Yoksa bir huzur, bir sükûnet, bir anlam mı?
Koşu Bandında Koşmak
Modern hayat bir koşu bandı gibi.
Sürekli koşuyorsun ama bir yere gitmiyorsun.
Başarıya biraz daha yaklaşınca mutluluğun da geleceğine inanıyorsun ama ne hikmetse her yeni adımda mutluluk biraz daha öteleniyor.
Neye koştuğumuzu unutmuş gibiyiz.
Bir akşam yemeğinde sofrada eksik olan kaşık değil; eksik olan bir tebessüm.
Bir iş yerinde bitmeyen mesailer değil mesele; bitmeyen tatminsizlik.
Kendini Kaybeden İnsan
Esas mesele, kendini bulamayan insanın, dünyayı kurtarmaya çalışmasıdır.
Evrenin sırlarını çözüyoruz ama içimizdeki boşluğu çözemiyoruz.
Kariyer planları yapıyoruz ama hayat planımız yok.
Sosyalleşiyoruz ama derinlemesine kimseyle bağ kurmuyoruz.
Bir Hikâyeyle Bitirelim
Bir adam çölde su arar. Bir çukur kazarken suya rastlar.
İçmek ister ama bir serap olduğunu anlar.
Sonra yere uzanır ve fısıldar:
"Ben su değil, kendimi arıyormuşum."
Esas mesele nedir?
Bir şeyleri başarmak değil, kendimizle barışmaktır.
Dış dünyanın kalabalığında değil, iç sesimizin fısıltısında huzur bulmaktır.