Her savaş, önce sessizlikle başlar.
Konuşmayan bir lider, tepki vermeyen bir masa, dönüp bakmayan bir kamera...
Sonra patlamalar olur.
Ama en derin çığlık, hiçbir zaman kayıtlara geçmeyen olur.
Gazze’de yaşananlar sadece bir “çatışma” değil.
Bu bir sınav.
Diplomasinin değil; insanlığın sınavı.
BM güvenlik konseyinin koca salonlarında sessizce alınan kararlar, Gazze’nin sokaklarında yankı buluyor.
Ama ne hikmetse, karar çıkmıyor, sorumluluk alınmıyor, çocuklar hâlâ gömülüyor.
Esas mesele şu:
Bir çocuğun gözünden damlayan yaşa bakıp hâlâ “taraf” soran bir dünya mı olduk?
İnsanlık, bugün bir milatla değil, bir vicdanla sınanıyor.
Ve kaybediyoruz. Çünkü seyrediyoruz.
“Dünyayı susturan şey, bir bombanın sesi değil; bir çocuğun sessiz kalışıdır.”
– E.Y.