Sevgili dostlar,
Bugün klinikte genç bir danışanım şöyle dedi:
“Hocam, her şey yolunda ama sürekli kötü bir şey olacakmış gibi hissediyorum. Sebepsiz korkularım var.”
Bu cümleyi her gün onlarca kişiden duyuyorum. Peki neden?
Nörobilim ne diyor?
Beynimizde amigdala dediğimiz bir bölge vardır. Görevi, tehlikeyi algılayıp bizi korumaktır. Modern dünyada fiziksel tehditler azaldı ama amigdala hâlâ geçmişte olduğu gibi çalışıyor. Sınav, iş görüşmesi, topluluk önünde konuşma… Beyin bunu “hayati tehlike” olarak algılıyor.
Sonuç?
Kalp çarpıntısı
Ellerde terleme
Göğüste sıkışma
Gece uyuyamama
Peki çözüm ne?
1. Düşünceyi yakala. Kaygı anında beynine sor: “Bu gerçek mi, yoksa zihnim mi abartıyor?” Çoğu zaman korkuların %90’ı hayal ürünüdür.
2. Nefes egzersizi yap. Burnundan 4 saniye al, 6 saniye ver. Beyne ‘tehlike yok’ sinyali gönderir.
3. Şükür pratiği. Kaygı, geleceğe odaklanmaktır. Şükür, bugüne dönmektir. Her sabah 3 şey yaz: “Bugün neyim var, neye sahibim?”
Dini bakış açısı:
Kur’an’da Rabbimiz buyuruyor ki:
“Allah kuluna kafi değil midir?” (Zümer, 36)
Bu ayet, beyne şunu söyler: “Kontrol edemediklerini bırak, kontrol edeni hatırla.”
Son Söz:
Unutma; kaygı, zihninin yazdığı bir senaryodur. Sen, o filmin başrolü değilsin. Yönetmeni de değilsin. Sadece tevekkül eden bir seyircisin.