İnsanın en zorlu yolculuğu, kendi içine yaptığıdır.
Çünkü bu yolculukta harita belirsiz, yönler şaşırtıcıdır. Kimi zaman geçmişin puslu sokaklarında kayboluruz, kimi zaman gelecek korkusunun girdabına düşeriz.
Ama asıl mesele; “Ben neyim?” sorusuna yüzümüzü döndüğümüzde başlar.
Kendini aşmak, aslında kendini kabullenmekle mümkündür.
Zayıflıklarımızı, hatalarımızı, kırgınlıklarımızı görüp onları inkâr etmeden sevebilmek…
Bu, bir insanın kendine yapabileceği en büyük iyiliktir.
Zihinsel Bariyerler: En Büyük Engel Biziz
Bizi engelleyen çoğu zaman dış dünya değil, içimizdeki seslerdir.
– “Sen zaten beceremezsin.”
– “Zamanı geçti artık.”
– “Ne gerek var, yine aynı olur.”
Bu sesler geçmişten gelen kayıtlardır.
Belki bir öğretmenin azarından, belki bir ebeveynin gölgesinden kalan kalıplar…
Ama bir ses daha vardır:
– “Belki de bu kez olur.”
İşte o sesi bulduğunda, dönüşüm başlar.
Kendini Aşmak İçin 3 Psikolojik Basamak
1. Fark Et:
Neyi neden yaptığını, hangi duygunun seni yönettiğini fark etmeden hiçbir değişim kalıcı olmaz.
2. Kabullen:
Geçmişinle barış. Kabullenmek, pes etmek değildir. Direnmeyi bırakıp yol almak demektir.
3. Yeni Bir Anlam Kur:
Yaşadıklarını sadece “acı” değil, “anlam” üzerinden okuduğunda iyileşme başlar.
Anlam arayan ruh, yükü hafifletir.
Bir Danışanım Şöyle Demişti:
“Ben yıllarca değişmek istedim ama kendime dokunmadan, kendime kızarak…
Meğer önce elimi kendime uzatmam gerekiyormuş.”
Evet, değişmek ancak şefkatle mümkün.
Kendine Merhamet Et
Kendini aşmak, daha iyi bir versiyonun olmak değildir.
Kendine daha iyi davranmayı öğrenmektir.
Çünkü insan, kendini affettiğinde büyür.
Ve büyümek, sadece yaş almak değil; anlamla genişlemektir.